ÖNSÖZ
BESMELE
HER HAYIR KAPISININ ANAHTARI BESMELE BAŞLIYALIM KİTABA YÜCE ALLAH İSMİYLE RAHMET KAPILARINI SEN BİZE AÇ YA RABBÎ!
ÜSTÜMÜZE BEREKET, MAĞFİRET SAÇ YA RABBÎ!
Devamlı var olan, ondan başkası Onunla varlıkta duran, varlığının başlangıcı ve sonu olmıyan, zâtında, sıfatlarında ve işlerinde benzeri ve ortağı bulunmıyan, yaratılmışlardan hiçbirine benzemiyen; diri, bilici, işi- tici, görücü, dileyici, gücü yetici, söyleyici ve yaratıcı olmak sıfatlarına sâhib olan Allahü teâlâya, kulu, resûlü ve habîbi Ahmed-i Muhtar’ın hür-metine yarattıklarının sayısı kadar, sevdiği ve beğendiği şekilde hamd ü senâlar olsun!
Bütün düâlar, iyilikler Onun peygamberi ve insanların her bakımdan en güzeli, en üstünü olan Muhammed Mustafa’ya (sallâllahü aleyhi ve sellem) ve onun yüksek, temiz ve: "Nûh aleyhisselâmın gemisi gibi" olan Ehl-i Beytine ve haklarında: "Eshâbım gökteki yıldızlar gibidir, hangisine uyarsanız kurtulursunuz" buyurulan Eshâbının hepsine (nd- vânullahi teâlâ aleyhim ecmaîn) ve bunları bize bildiren, tanıtan, sevdiren müctehid din imâmlarına, Ehl-i sünnet âlim ve velîlerine ve izlerinde gi-denlere olsun!
Cenâb-ı Hak bütün insanlara, sayılamayacak kadar çok nîmet, iyilik vermiştir. Bunların en büyüğü, en kıymetlisi olarak da, Resûller ve Nebi-ler göndererek, ebedî saâdet yolunu göstermiştir. Ve: "Nimetlerimin kıy-metini bilir, emr ettiğim gibi kullanırsanız, onları arttırırım. Kıymet-lerini bilmezseniz, bunları beğenmezseniz, elinizden alır, şiddetli azâb ederim" buyurmuştur.
Bugünkü Türkçeye çevirip, bu sadef içindeki eşsiz incileri umûmun faydasına sunduğumuz, ALTI PARMAK adıyla tanınan bu eşsiz kitabın aslı fârisidir. Müellifi MUİNÜ’L-MİSKİN adıyla bilinen Muinüddin Muhammed Emin bin Hac Muhammed-i Ferahi Hirevî’dir. İran’ın tanın-mış hadîs âlimlerinden olup, mahlası Muinî’dir. Otuzbir sene hadîs tahsil etti ve bu zaman zarfında her Cum’a Herat’daki Ulu Cami’de vaaz verdi. Bir sene müddetle bu şehirde kadılık ettiyse de, kendi isteği ile bu vazife-den çekildi 866 "m. 1461-62" yılında arkadaşlarından birinin recâsı üzeri-ne, Peygamber Efendimizin (sallallahü aleyhi ve sellem) hayatı hakkında küçük bir eser kaleme aldı. Bu küçük kitab, zamanla genişleyip, şarkta fevkalâde rağbet gören bir hal tercemesi "ME ve Acirc;RİCÜ’N-NÜBÜVVE FÎ MED ve Acirc;RİCÜ’L-FÜTÜVVE" hâline geldi ve ancak 891 "m. 1486" sene-sinde tamamlanabildi. Resûlüllahın (sallallahü aleyhi ve sellem) hayatını son derece etraflı anlatan bu eserin baş tarafında diğer peygamberler (aleyhimüsselâm) hakkında da geniş mâlûmat verilmektedir. Eser, bir mu-kaddime, dört bölüm ve bir hâtime’den ibarettir. Bu büyük eserden başka, bir tefsir "Bahru’d-Dürer" ile bir kırk hadîs mecmuası "Ravdatü’l-Va- izîn" meydana getirmiştir. Peygamberlerin hayatlarına dair çalışmalarına devamla, 904 "m. 1498-1499" de bitirdiği Mûsâ aleyhisselâmın hayatına dair bir eser. "Mu’cizât-ı Mûsevi" veya "Kısas-ı Mûsevi" ile Yûsuf aleyhisselâm ile Züleyha’ya dâir "Ahsenü’l Kısas" yazdı. 907 "1501- 1502" de vefât etti.
Bu eserin Altıparmak tarafından "ölümü 1033- m. 1624" tercemesi "Delâilü’n-Nübüvvet-i Muhammedi" adı altında basılmıştır. Eserin fâ- risîden Osmanlıcaya tercemesini yapan kemâl ve mârifetler sâhibi, vakti-nin bir tanesi âlim, âmil, Fâdıl Muhammed ibni Muhammed "Altıpar-mak" efendi hazretleri Üsküp şehrinde doğmuş, büyümüş ve ilim tahsil etmiş, Çıkrıkçızâde denmekte meşhur olmuş idi. Medrese tahsilini ta-mamladıktan sonra tasavvufa da merak etmiş ve Bayramiyye tarikatı ulu-larından Seyyid Ca’fer efendi , hazretlerinden inâbe almış, sonra bay-ram hilali gibi gönüllerin maksadı olan İstanbul’a gelmiş, va’z ve nasîhat kürsüsüne çıkıp ilim neşr etmiş idi. Nice yıllar sultan Muhammed han ca-misinde va’z , tezkir, nakl-i hadîs ve tefsîr ve şöhreti âlemi tuttuktan son-ra Mısır’a yani Kahire’ye gitmiş, orada da meşihat mesnedinde bulunmuş idi. Hac farizesini edâ ettikten sonra. Kahire’de parmakla gösterilen âlim-lerden olup, arab âlimleri üstünlüğünü teslim ve kendisini emsalinden takdim etmişler idi. Bin otuzüç "m. 1624" yılında vefât eylemiştir.
"Altıparmak" adıyla tanınmış olan eseri, Molla Miskinin farsça ola-rak yazdığı "Meâricü’n-Nübüvve fi Medâricü’l-Fütüvve" sinin terceme- sidir. Peygamberlerin (aleyhimüsselâm) hayatından bahs eden bu eser ba-sılmıştır. "Tercüme-i Nigaristân-ı Gaffâr" ve "Kâşifü’l-Ulûm ve Fâtihu’l- Fünun" ve "Terceme-i Sittin fi Câmi’il-Besâtin" başlıca eserlerindendir.
Enbiyânın serveri, asfiyânın rehberi, Risâlet kubbesinin hümâsı, ya-kınlık makâmının ankası, Rabb-i cemîlin Halîl-i celîli, Hak yolunun eşsiz delîli, öncekilerin öncekisi, delillerin yol göstericisi, İlâhî nûrların meb-dei, kemâl mertebelerinin müntehası, bütün peygamberlerin ümmetlerinin şefâatçısı, bütün hasta ve sakatlann şifa sunucusu, her iki dünyanın efen-disi, din ve dünyanın büyüğü, peygamberlerin imamı, evliyanın pişvası, kıyâmet gününün şefâatçısı, Kibriyâ’nın mahbubu "sevgilisi", asfiyanın medar-ı iftihârı Ahmed-i Müctebâ Muhammed Mustafa (sallâllahü aleyhi ve sellem) den söz söylemek, Cenab-ı Hakkın, Kur’ân-ı kerîmde çok yer-de övdüğü ve "Seni âlemlere, yalnız rahmet olarak gönderdik" buyur-duğu, o bütün insanların her bakımdan en üstünü ve en güzelinden bah-setmek, bizim gibi âcizler için, denizi bir bardağa sığdırmaktan daha zor-dur. Bunun için, O Birinci Bin’in müceddîdi, o İslâm semasının kıyâme- te kadar batmayacak güneşini, o her mahlukun varlığına sebebini, kısaca kâinâtın direğinin anlatılmasını, kendisinin müjdelediği İkinci Bin’in mü- ceddidi, dînin yenileyicisi, kuvvetlendiricisi ve nûrlandırıcısı İmâm-ı Rabbânî Ahmed Fâruki Serhendi’den (kuddise sirruh) dinleyelim:
BİRİNCİ CİLD 44. MEKTUB
Bu mektub, Nakîb, seyyid şeyh Ferid’e gönderilmiştir. İnsanla-rın iyisini medh etmekte ve ona uymağa teşvik etmektedir:
Merhamet ederek göndermiş olduğunuz, kıymetli mektûbunuz, en iyi bir zemânda, fakîri şereflendirdi. Okuyarak mesrûr olduk. Allahü te- âlâya hamd olsun ki, Muhammed aleyhisselâmın fakrinden, size mîrâs na- sîb olmuş. Fakirlere karşı teveccüh ve sevgi ve onlara bağlılık, bu mîrâs- dan hâsıl olmakdadır. Hiçbirşeyi olmayan bu fakîr, ne cevâb yazacağımı şaşırdım. Arabın en hayırlısı olan, büyük ceddinizin üstünlüklerini bildi-ren haberleri yazarak, bu mektûbumu, âhıretde azâblardan kurtulmak için vesîle yapacağım. Aleyhissalâtü vettehıyye efendimizi medh etmeğe kal-kışmıyorum. Yazılarımı, Onun ile kıymetlendiriyorum. Beyt: Muhammed aleyhisselâmı medh edemiyorum;
Onunla, yazılarımı kıymetlendiriyorum.
Allahü teâlâya sığınarak ve Ondan yardım dileyerek bildiriyorum ki: Muhammed (aleyhisselâm), Allahü teâlânın resûlüdür. Adem oğullarının seyyidi, efendisidir. Kıyâmet gününde, kendisine uyarak Cehennemden kurtulanların en cömerdidir.
[Seyyid Abdülhakim-i Arvasî buyurdu ki: Her Peygamber, kendi za-manında, kendi mekânında, kendi kavminin hepsinden, her bakımdan üs-tündür. Muhammed (aleyhisselâm) ise, her zemânda, her memleketde, ya'nî dünyâ yaratıldığı günden, kıyâmet kopuncıya kadar, gelmiş ve ge-lecek, bütün varlıkların, her bakımdan en üstünüdür. Hiç kimse, hiçbir bakımdan Onun üstünde değildir. Bu, güç birşey değildir. Dilediğini ya-pan, her istediğini yaratan, Onu böyle yaratmışdır. Hiçbir insanın Onu medh edecek gücü yokdur. Hiçbir insanın, Onu tenkîd edecek iktidârı yokdurj.
Kıyâmet günü kabirden en önce O kalkacakdır. En önce, O şefâ'at edecekdir. En önce, Onun şefâ'ati kabûl olacakdır. Cennet kapısını önce O çalacakdır. Kapı, Ona hemen açılacakdır. "Livâ-i hamd" denilen sancak, Onun elinde bulunacakdır. Adem (aleyhisselâm) ve Onun zemânından kı- yâmete kadar gelen her mü'min, bu sancak altında bulunacakdır. Bir ha- dîs-i şerîfde, "Kıyâmet günü, önce gelenlerin ve sonra gelenlerin sey- yidiyim. Hakikati bildiriyorum, öğünmüyorum" buyurdu. Bir hadîs-i şerîfde, "Allahü teâlânm habîbiyim, sevgilisiyim. Peygamberlerin re-isiyim. Öğünmek için söylemiyorum." Bir hadîs-i şerîfde, "Peygam-berlerin (aleyhimüsselâm) sonuncusuyum, öğünmüyorum. Ben Ab- düllahın oğlu Muhammedim (aleyhissalâtü vesselâm) Allahü teâlâ in-sanları yaratdı. Beni insanların en iyisinde yaratdı. Allahü teâlâ, in-sanları fırkalara "kavmlere, ırklara" ayırdı. Beni, en iyisinde bulun-durdu. Sonra bu en iyi fırkayı kabilelere "cemâ'atlere" ayırdı. Beni en iyisinde bulundurdu. Sonra, bu cemâ'ati evlere ayırdı. Beni, en iyi evden "ya'nî âileden" dünyâya getirdi. İnsanların en iyisiyim. En iyi âiledenim. Kıyâmetde, herkes susduğu zamân, ben söyliyeceğim. Kimsenin kımıldıyamadığı vakitde, onlara şefâ'at ediciyim. Kimsede ümid kalmadığı bir zemânda, onlara müjde vericiyim. O gün her iyi-lik, her türlü yardım, her kapının anahtarı bendedir. Livâ-i hamd be-nim elimdedir. İnsanların en hayrlısı, en cömerdi, en iyisiyim. O gün emrimde binlerce hizmetçi vardır. Kıyâmet günü, Peygamberlerin imâmı, hatibi ve hepsine şefâ'at edici benim. Bunları öğünmek için söylemiyorum. "Hakikati bildiriyorum. Hakikati bildirmek vazifem-dir. Bunları söylemezsem, vazifemi yapmamış olurum" buyurdu. O ol-masaydı (aleyhissalâtü vesselâm), Allahü teâlâ, hiçbirşeyi yaratmazdı. Rab olduğu, ma'bûd olduğu meydâna çıkmazdı. ve Acirc;dem (aleyhisselâm), su ile toprak arasında iken "ya'nî çamuru yoğrulurken" O (aleyhisselâm) Peygamber idi. Beyt:
Günâh işlese de, çekilmez hesâba,
Böyle bir seyyidin izindeki kimse.
Bütün insanlığın seyyidi, en üstünü olan, böyle bir Peygambere (aleyhissalevâtü vettehıyyât) inanan, Onun yolunda giden kimse, elbette ümmetlerin en iyisi olur. ve Acirc;l-i İmrân sûresi yüzonuncu âyetindeki: "Siz ümmetlerin, din sâhiblerinin en hayırlısı, en iyisisiniz!" bunlara müj-dedir. Ona inanmıyan, [Onu anlıyamıyan, kendileri gibi sanan], insanla-rın en kötüsüdür. Tevbe sûresinin, doksansekizinci âyetindeki: "Vahşî, kalbleri katı câhiller, sana inanmaz. Dahâ çok münâfıkdırlar" bunla-rı göstermekdedir. Dünyânın bugünkü hâline, Onun sünnet-i seniyyesine "ya'nî şerîatine" uymakla şereflendirilenler, ne kadar bahtiyârdır. Onun dînine inanan, Ona ümmet olanın, az bir iyiliğine katkat sevâb verilir. Es- hâb-ı Kehf "ya'nî Tarsusdaki mağarada bulunan yedi kişi" bir güzel iş yapmakla, yüksek derecelere kavuşdu. Bu işleri de, din düşmanları, her tarafı kapladığı vakit, kalblerindeki îmânı korumak için, başka yere hicret etmeleri idi. Bugün, Ona îmân edip, az bir ibâdet yapmak, sanki düşman saldırıp, her tarafı kapladığı zamânda, askerin, az bir hareketinin çok kıy-metli olmasına benzer. Sulh zamânında, askerin, bundan katkat fazla ça-lışması, böyle kıymetli olamaz.
Muhammed aleyhisselâm, Allahü teâlânın mahbûbu olduğu için, Onun izinde giden, mahbûbluk derecesine yükselir. Çünki, muhib "ya'nî âşık" sevgilisinin ahlâkını, alâmetlerini kimde görürse, onu da sever. Ona uymıyanlarm hâlini, bundan anlamalıdır. Beyt: Muhammed aleyhisselâm, yüzü suyudur cihânın,
Kapısının toprağı olmıyan, toprak altında kalsın!
Eshâb-ı Kehf gibi hicret edemiyen, bâtın yolu ile hicret etmeğe ça-lışmalıdır. Düşmanlar arasında bulunurken, gönülleri, onlardan ayrı, uzak olmalıdır. Allahü teâlâ, bu sûretle de, seâdet kapılan açabilir. Nazik başı-nı ağntmamak için, mektûbuma son veriyorum. Allahü teâlâ, kerîm olan babalarınızın yolundan ayırmasın! Size ve onlara kıyâmete kadar selâm olsun! ve Acirc;mîn.
Aziz okuyucu! Resûlüllah efendimizi (sallâllahü aleyhi ve sellem) anlatan böyle bir kitabı, siz okuyucularımızın istifadesine sunmak ve bu yolda dînine hizmet etmek fırsat ve saadetini bize bahş eden Cenab-ı Hak-ka şükr ediyor, günâhlarımıza kefâret olur düşüncesiyle ve ındellah mak-bul tutulur zannıyle ve İslâm dînine hizmet etmek baş gayesiyle, sıkıntı ve imkânsızlıklara katlanarak çalışıyor, gayret ediyor. Kitabevimizin çıkardı-ğı kitablar, ehl-i sünnet îtikâdını, mezhebin sağlam bilgilerini, ilmi ile âmil olmağı ve Resûlüllaha (sallâllahü aleyhi ve sellem) tâbi olmağı, ah-lâk bilgilerini bildiren, sapık fikirlerden bid’at düşünce ve yollardan uzak, sağlam esaslar üzerine yazılan kitaplardan terceme ve te’liftir. Bunun için hiç çekinmeden tavsiye edebiliriz. Cenâb-ı Hak, yılmadan yorulmadan yazan büyük İslâm âlimlerinin rûhlarına rahmet eylesin ki, Kur’ân-ı ke- rîm’in hadîs-i şeriflerin ma’nalarım anlayıp, icma ve kıyasla berâber bize bildirdiler. Aldanmaktan, yanılmaktan kurtardılar. Biz onlara uyduğumuz, onları kabûl ettiğimiz kadar doğru yoldayız. Büyüklerimizin: "Dört mez- hebden birini kabûl etmeyip, onunla amel etmeyen sapıktır" sözleri, bir kerâmettir. Çünkü zamanımızda mezheblere karşı, hattâ mezhebleri ce-halet neticesi kabûl eden ma’nevî ledünnî ve huzûrî ilmi inkâr eden, ta-savvufu ve ehlini ya’ni Ca’fer-i Sâdık, Hasan-ı Basrî, İbrâhim-i Edhem, Fudayl İbni İyad, Ma’ruf-i Kerhî, Bayezid-i Bistâmî, Abdulkadir-i Geylâ- ni, Şihâbüddîn-i Sühreverdî, Seyyid Ahmed Rufâî, Necmeddîn-i Kübrâ, Şâh-ı Nakşibend Muhammed Buhârî, Mevlânâ Celâleddin-i Rûmî, İmâm- ı Rabbâni’yi bu ilim, amel, edeb ve ahlâk, kısaca şerîat timsallerini redde-denler, elbette sapıktırlar ve çıkacakları önceden haber verilmiştir.
Aziz okuyucu! Resûlüllah'ın (sallâllahü aleyhi ve sellem) hidâyet yıl-dızları diye bildirdiği Eshâbına dil uzatan, onlara uymak değil, hatâlarını aramak ve saymağa kalkmak yolunu açan İbn-i Teymiye'nin bozuk fikir-lerine aldananlardan, onu tebcil edenleri, profesör de olsa yaldızlı sözle-rine kanmaktan sakın, aslandan kaçar gibi kaç. Bu dîn-i mübîni bize bil-diren, mezheb imamlarına, müctehid talebesinin ve mezhebindeki âlimle-rin kitablarına sarıl. Onları oku. Onların bildirdiklerine uy, onlarla amel et. Ehl-i sünnet âlimlerinin bildirdikleri gibi amel eyle. Kurtuluş fırkası budur.
Aziz okuyucu! Resûlüllah efendimizden (sallâllahü aleyhi ve sellem) şefâat istemeyi küfür sayan, ziyâretine ve evliyânın kabirlerini ziyârete şirk diyen Vehhâbîlere aldanma! Sevgi ve muhabbetleri kurtuluş vesilesi olan evliyâya hüsn-i zan ve muhabbet üzere ol. Son zamanlarda memle-ket dışında ve içinde çıkan Abduh, Rıza Reşid, Seyyid Kutub, Mevdûdi ve Hamidullah gibi reformculara aldanıp, ehl-i sünnet velcemâat âlimle-rinin bildirdiklerinden ayrılma! Onların kitab ve sözlerine karşı yazılan reddiyeleri oku! Sorumluluktan kurtulmak için haber vermek bize, hüsn- i kabûl ve ileriyi gören akıl ile inceleyip tasdik size düşer.
Cenâb-ı Hak, Habîbi Muhammed Mustafa'nın (sallâllahü aleyhi ve sellem) şefâatine kavuşturduklarından eylesin! Hatâ ve kusurlarımızı hüsn-i niyyetimize ve Habîbine ve Eshâbına, tâbiîne, müctehid din imam-
A
lanna, âlimlere ve velîlere olan sevgimize bağışlasın. Amin, yâ Rabbel âlemin!
A. F ve Acirc;RÛK MEY ve Acirc;N
27 Ağustos 1976 1 Ramezân-ı mübârek 1396
İÇİNDEKİLER
Önsöz 5
Müellifi Önsözü 13
Mukaddime 21
Hamd ve Sena 21
Allahü teâlâ Hazretlerine Münâcaat 32
Muhammed (aleyhisselâm)’ın Medhi 50
Resûlüllah’ın Husûsiyetleri ve Fâziletleri 59
Resûlüllah’ın Husûsiyetleri: 59
Resûlüllah’ın Faziletleri 81
Resûlüllah’ın İdris Aleyhisselâm Üzerine Fazileti Beş Türlüdür: 84
Resûlüllah’n Nûh Aleyhisselâm Üzerine Fazileti
Altı Madde Halinde Beyân Olunur: 85
Habîbullah’ın, îbrâhim Halîlullah Üzerine Fazileti Yirmi Maddedir 85
Resûlüllah’ın, Yûsuf Aleyhisselâm Üzerine Fazileti Altıdır 87
Resûlüllah’ın Mûsâ Aleyhisselâm Üzerine Fazileti Yirmidir: 88
Resûlüllah’ın Dâvud Aleyhisselâm Üzerine Fazileti: 90
Resûlüllah’ın Süleyman Aleyhisselâm Üzerine Fazileti Ondur: 91
Resûlüllah’ın İsâ Aleyhisselâm Üzerine Fazileti Yedidir: 92
Salavât-ı Şerife Okumanın Fâziletleri 92
Resûlüllah'ın Nûru’nun Yaratılmasından Vefâtına Kadar Olan Vâkıalar
BİRİNCİ RÜKÜN
Resûlüllah’ın Nûru’nun Yaratılması 127
Adem Aleyhisselâm’ın Yaratılmasının Başlangıcı 137
Adem Aleyhisselâm’ın Yaratılması 139
Adem Aleyhisselâma Rûh Verilişi 141
Rûhun Bedene Ünsiyeti 144
Meleklerin ve Acirc;dem Aleyhisselâma Secde Etmeleri 145
İblis’in Kendini Beğenmesi 147
Havvâ Vâlidemizin Yaratılması 150
ve Acirc;dem Aleyhisselâm İle Hâvva Vâlidemizin Dünyaya Nakledilmeleri 152
ve Acirc;dem Aleyhisselâm’ın Açlığı ve Çektiği Zorluklar 158
ve Acirc;dem Aleyhisselâm’m Tevbesinin Kabûl Olunması 161
ve Acirc;dem Aleyhisselâm’ın Hazreti Havvâ İle Buluşması 161
Şît Aleyhisselâm’ın Evlâdı 162
ve Acirc;dem Aleyhisselâm’ın Belinden, Evlâdının
Rûhlarınm Çıkıp Tekrar Yerlerine Girmesi 164
ve Acirc;dem Aleyhisselâma Peygamberliğin Gelmesi 168
ve Acirc;dem Aleyhisselâm’ın Vefâtı 168
ve Acirc;dem Aleyhisselâm ’ ın Husûsiyetleri 171
Şît Aleyhisselâm 172
İdris Aleyhisselâm 173
Nûh Aleyhisselâm 176
Nûh Aleyhisselâm’m Husûsiyetleri 178
Nûh Aleyhisselâm ’ ın Gemisi 180
Nûh Tûfânı 182
Gemide Olan Vakıalar 183
Tûfândan Sonraki Hâller 185
Nûh Aleyhisselâm’ın Vefâtı 185
Sâm’ın Ahvâli 185
Hûd Aleyhisselâm 185
Hûd Aleyhisselâm ’ın Vefâtı 189
Nûr'un Hûd Aleyhisselâm’ın Evlâdına İntikali 189
İbrâhim Aleyhisselâm 190
İbrâhim Aleyhisselâm ’ ın Tefekkürü 192
İbrâhim Aleyhisselâm’m ve Acirc;zer'e Nasîhati 193
İbrâhim Aleyhisselâm’ın Putları Kırması 194
İbrâhim Aleyhisselâm’m Ateşe Atılması 196
İbrâhim Aleyhisselâm’m Hicreti 202
İsmâil Aleyhisselâm 205
İbrâhim Aleyhisselâm’ın İmtihan Edilmesi 207
İbrâhim Aleyhisselâm’ın Oğlu İsmâil Aleyhisselâm’ı
Kurban Etmesindeki Hikmetler 213
İbrâhim Aleyhisselâm’m İsmâil Aleyhisselâm İle
Müşâvere Etmesinin Hikmeti 214
Kâbe-i Şerifin Yapılması 219
İbrâhim Aleyhisselâm’ın Hasleti 222
İbrâhim Aleyhisselâm’m Husûsiyetleri 223
İbrâhim Aleyhisselâm’a Mahsus Olan Hususiyetler 225
İbrâhim Aleyhisselâm’ın Vefâtı 229
İsmâil Aleyhisselâm 231
Abdülmuttalib ve Zamanındaki Hâdiseler 239
Zemzem Kuyusunun Kazılması 240
Hazret-i Abdullah’ın Kurban Olunması 244
Abdülmuttalib’in Rü'yası 245
Abdülmuttalib’in Ebrehe İle Konuşması 245
Ebrehe'nin Kilise Yaptırması 247
Abdullah İbni Abdülmuttalib’in Ahvâli 252
Hazret-i Abdullah’ın Vefâtı 256
ve Acirc;mine Hâtûn ve O Hazretin Nesebi 257
İKİNCİ RÜKÜN
Doğumdan Önceki Vâkıalar 258
Melâike ve Peygamberlere Verilen Müjdeler 262
1) ve Acirc;dem aleyhisselâma verilen müjdedir: 263
2) Şît aleyhisselâma ve Acirc;dem aleyhisselâm tarafından verilen müjde: 263
*Cebrâil aleyhisselâmm ve Acirc;dem aleyhisselâma müjdesi: 265
3) Şît aleyhisselâma verilen müjdedir: 266
4) Nûh aleyhisselâma verilen müjdedir: 266
5) İbrâhim aleyhisselâmm müjdesidir: 267
6) Yûsuf aleyhisselâmm müjdesidir: 267
7) Mûsâ aleyhisselâmm müjdesidir: 268
8) Dâvud aleyhisselâmm müjdesidir: 269
9) Süleyman aleyhisselâmm müjdesidir: 269
10) Şuayb aleyhisselâmm müjdesidir: 270
11) Isâ aleyhisselâmm müjdesidir: 270
Diğer Bazı Müjdeler 271
*Tebi isimli zâtın müjdesidir: 271
12) Mürsed ibni Külâl'in rü'yâsı: 274
13) Seyfbin Zülyezen'in müjdesi: 276
Rebia İbn-i Nadr’ın Rü’yası 282
Kâhin Sâtih’in Husûsiyetleri: 283
Sâtih’in Evsafı: 284
Buhtu'n-Nasr’m Rü'yası: 285
Cinnîlerin Peygamberimizi Müjdelemeleri: 286
Cinlerden Hatîr Bin Mâlik’e Verilen Haber: 288
Resûlüllah’ın Sûret-i Şerifleri: 289
Resûlüllah’ın Mübârek İsim ve Lâkabları: 292
O hazretin göklerde olan isimleri 293
Gök tabakalarındaki ism-i şerifleri 293
O hazretin mahlûkât arasındaki isimleri 293
Resül-i Ekrem’in İsmiyle Müsemma Olanların Hakkında
Vârid Olan Müjdeler . 294
Resûlüllah’ın Doğumunda Olan Hâdiseler 295
Abdülmuttalib’in ve Acirc;mine Hâtun'la Konuşması 299
Resûlüllah’ın Süt Anneleri 306
14) Sevbe'nin, Resûlüllah’ı (sallâllahü aleyhi ve sellem) emzirmesi: 306
Halîme Hâtun'un, Resûlüllah'ı emzirmesi: 307
Resûlüllah’ın Sütten Kesilmesi 315
Sadr Hâdisesi "Mübârek göğsünün yarılması" 316
Altıncı Yaşındaki Vâkıalar 320
Yedinci Yaşındaki Vâkıalar 321
Abdülmuttalib’in Vefâtı 322
Onuncu Yaşındaki Vâkıalar 325
Resûlüllah’m Busra Seferi 326
Yirmibeşinci Yaşındaki Vâkıalar 331
Resûlüllah’m İkinci Defa Ticaret İçin Şam’a Gitmesi 331
Resûlüllah İle Hadîce Hâtun’un Nikâh Akidleri 338
Hazretin Otuzbeşinci Yaşında Vâki Olan Hâdiseler 341
Kâ'be-i Şerifin Tâmir Edilmesi 341
ve Acirc;dem Aleyhisselâm'dan Bu Zamana Kadar
Kâ’be-i Şerif’in Kaç Kerre Bina Olduğu 344
Putperestliği Kabul Etmeyenler 345
ÜÇÜNCÜ RÜKÜN
Resûlüllah’ın Kırkıncı Yaşından Hicretine Kadar Olan Vâkıalar 347
İlk Vahiy Hakkındadır 354
İlk Gelen Sûre-i Şerife: 354
Vahyin Şekilleri 356
Resûlüllah’m Tebliğine Dâirdir 358
Hazreti Hadîce’nin İslâmî Kabûl Edişi: 358
Hazreti Alî’nin (radıyallahü anh) îmâna Gelişi 359
Zeyd Bin Hâris’in (radıyallahü anh) îmâna Gelişi 360
Ebû Bekr-i Sıddîk’ın (radıyallahü anh)’ın İmâna Gelişi 362
Hazret-i Osman (radıyallahü anh)’ın îmâna Gelişi: 367
Sa’d Bin Ebî Vakkâs (radıyallahü anh)’m îmâna Gelişi: 367
Şeytanların Semâdan Men Edilmesi 370
Resûlüllah’m Halkı Dîne ve Acirc;şikâre Da’veti 370
Mekke Kâfirlerinin Zulümleri 375
Müşriklerin Eshâb-ı Kirama Yaptıkları Eza ve Cefalar 380
Nübüvvetin Beşinci Senesi Vâkıalan 383
Mü’minlerin Habeşistan’a Hicretleri 383
Muhâcirlerin Habeşistan’dan Dönmeleri 385
Osman bin Maz'ûn'un, Velîd bin Mugîre'nin himâyesinden çıkması 386
Mü’minlerin Habeşistan’a İkinci Hicreti 386
* Ebû Bekr-i Sıddîk'ın (radıyallahü anh) hicreti 387
Melik Necâşi’nin Muhacirler Yardımı 388
Necaşî'nin Adâleti 392
Necaşî'nin Gizlice îmâna Gelişi 393
Resûlüllah'ı Habeş’den Gelen Rahiblerin Ziyareti 394
Nübüvvetin Altıncı Yılında Olan Vâkıalar 395
Hamza Bin Abdülmuttalîb (radıyallahü anh)’ın îmâna Gelmesi: 395
Hazret-i Ömer (radıyallahü anh)’ın Müsliman Olması: 402
Nübüvvetin Yedinci Senesinde Olan Vâkıalar 409
Resûlüllah’a Hakâret Eden Müşriklerin Düştükleri Haller 414
Nübüvvetin OnuncuYılındaki Vâkıalar 415
Hadîce-i Kübrâ (radıyallahü anhâ) nın Vefâtı 419
Ebû Leheb’in , Resûlüllah'a Kefâleti 421
Resûlüllah’ın Tâif Kabilelerini İslâm’a Dâveti 422
Cinnîlerin İslâmiyyeti Kabûl Edişi 425
Nübüvvetin Onuncu Senesinde Olan Vâkıa 427
Resûlüllah’ın ve Acirc;işe (radıyallahü anhâ)’yı Tezvici 429
Resûlüllah’ın Şevde (radıyallahü anhâ)’yı Tezvici 430
Ebû Cehl’in Resûlüllah'ı Öldürmeğe Teşebbüsü 432
Ebû Leheb’in Resûlüllah'a Eziyyeti 433
Ümeyye-Tebni Half’in Resûlüllah İle Alayı 434
As Bin Vâil’in İhaneti 434
Nadr Bin El-Hâris’in Resûlüllah'ı Rencide Etmesi 434
Diğer Müşriklerin Düşmanlıkları 435
Nübüvvetin Onbirinci Senesinde Olan Vâkıalar 436
Resûlüllah’ın Miracı 437
Mi’racın Gece Oluşunun Hikmeti 443
Mi’rac Mu'cizesi: 446
Beyt-i Mukaddeste Resûlüllah'a Zuhûr Eden Hâdiseler 451
Resûlüllah’ın Birinci Göğe Erişmeleri 454
İkinci Gökte Resûlüllah’ın Gördüğü Hâdiseler : 458
Üçüncü Gökte Resûlüllah’ın Gördüğü Hâdiseler 459
Dördüncü Gökte Resûlüllah’ın Gördüğü Hâdiseler 461
Resûlüllah’ın Beşinci Gökte Gördüğü Hâdiseler 465
Resûlüllah’ın Altıncı Gökte Gördüğü Hâdiseler 466
Resûlüllah’ın Yedinci Gökte Gördüğü Hâdiseler 468
Sidretü'l-Müntehâ’daki Garâibler 470
Resûlüllah’m Zirveye Yükselişi ve Allahü teâlâ İle Konuşması 473
Yüksek Huzurdaki Senâ'nm Hikmet ve Berekâtı 477
Hikmetli Sözler 481
Cennette Görülen Acâib ve Garâibler 494
Cehennemde Görülen Acâibât 500
Resûlüllah’ın, Kabe Kavseyn’den Döndüğündeki Hâdiseler 503
Mi’racdan Sonra Zuhûr Eden Vâkıalar 506
Mi’raca Ait Hâdiseler 512
Mi’racın Beden ve Rûh İle Birlikte Olmasının Delilleri 513
Resûlüllah’ın Mi’racda Gördükleri 514
Bi’setten Sonra Onikinci Sene Hâdiseleri 520
Bi’setten Sonra Onüçüncü Sene Hâdiseleri 522
DÖRDÜNCÜ RÜKÜN Resûlüllah’ın Mekke-i Mükerreme’den Medine-i Münevvere’ye Hicreti ve Vefâtına Kadar Olan Vâkıalar 529
Hicret 529
Hicretin Başlangıcı 529
Resûlüllah’ın Sevr Mağarasını Teşrifleri 533
Hicret Esnasındaki Vâkıalar 538
Resûlüllah’ın Medine’ye Vâsıl Oluşları 543
Hicretin Birinci Yılında Olan Vâkıalar
* Resûlüllah’ın Medine’ye Gelip,
Ebû Eyyûb Ensâri’nin Hânesine İnmesi 544
Hicretin İkinci Yılında Olan Vâkıalar
Kıblenin Dönme Hâdisesi 556
Fâtımâ-tüz-Zehrâ (radıyallahü anhâ)’nın Nikâhı 557
Cihâd ve Kıtal’in Emrolunuşu 564
Hazret-i Hamza Bölüğü 565
Ubeyde-tübnil-Haris Bölüğü 565
Sa’d İbn-i Ebî Vakkas Bölüğü 566
Zül Uşeyre Gazası 566
Hazret-i Ali Bölüğü 567
Abdullah Bin Cahş Bölüğü 567
Büyük Bedir Gazâsı 569
Bedir’e Ulaşıncaya Kadar Zuhur Eden Olaylar 571
Büyük Bedir Gazâsmm Başlaması 588
Melâikenin İslâm Askerine Yardımı 589
Muharebe Esnasındaki Olaylar 592
Ebû Cehil’in Katli 594
Ganîmet Mallarının Taksimi 599
Fetih Haberinin Medine’ye Erişmesi 605
Müşriklerin Bedir Yenilgisini Mekke’de Duyması 609
Ümeyr İbni Veheb Cemhi’nin îmana Gelişi 611
Yehûdî Kızı Asmâ’nm Katli 614
Benî Kaynuka Muharebesi 615
Sevik Muharebesi 616
Hicretin Üçüncü Senesinde Olan Hâdiseler
Karkara-i Kedr Gazvesi 617
Enmâr Gazvesi 618
Seriyye-i Karde 619
Kâ'b İbni Eşref’in Katli 619
Hicaz Tâciri Ebû Râfi’in Katli 622
Ümmü Gülsüm (radıyallahü anhâ) nın Nikâhı 623
Hafsa (radıyallahü anhâ) nın Nikâhı 624
Zeyneb Binti Huzeyme (radıyallahü anhâ) nın Nikâhı 625
İmâm-ı Hasen (radıyallahü anh) m Tevellüdü 625
Uhud Gazvesi Uhud Gazvesinin Başlangıcı 626
İki Tarafın Muharebeye Tutuşması 632
Uhud Muharebesinde Zuhûr Eden Vâkıalar 632
Uhud Muhârebesinden Sonra Olan Vâkıalar 650
Resûlüllah’ın Medine’ye Mürâcaatı 650
Uhud Şehîdlerinin Fazîleti 655
Hamra-ül Esed Gazası 657
Seriyye-i Reci Kıssası 659
Süfyân İbni Hâlid Hezelî’nin Katli 662
Ebû Seleme-tübnil-Esedil-Mahzûmî Seriyyesi 662
Bi'r-i Ma'ûne Seriyyesi 663
Benî Nudayr Gazvesi 665
Bâzı Vâkıalar 668
Bedr-i Mev’üd Gazâsı 668
Şarabın Yasaklanması 670
Hicretin Beşinci Senesinde Olan Vâkıalar
Zâtirrika' Gazvesi 671
Devmetül Cendel Gazvesi 672
Müreysa Gazvesi 673
Aişe (radıyallahü anhâ)’ya Yapılan İftira 677
Teyemmüm ve Acirc;yetinin Nüzûlü 681
Hendek Gazvesi 682
Hendek Günü Resûlüllah’ın Düâsı 693
Hendek Gazâsmda Olan Vâkıalar 695
15) Sa'd ibni Muâz'ın kıssası: 695
16) Câbir (radıyallahü anh)’ ın ziyâfeti: 696
Benî Kureyza Vâkıası 697
Ebû Süfyân’ın Peygamberimize Kasdı 704
Hicretin Altıncı Senesinde Olan Vâkıalar
17) Sümâme ibn-i Esâme'nin îmâna gelişi: 706
18) Benî Lihân gazvesi: 707
19) Gazve-i Karde: 708
20) ve Acirc;tıl Ureyne vak'ası: 709
21) Kıtlık vâkıası: 710
Hudeybiye Vak’ası 710
22) Ebû Busayr'ın Mekke'ye gidişi: 721
Resûlüllah’ın Hükümdarlara Gönderdiği Mektûblar 723
23) Dıhye-i Kelebi vak'ası: 724
24) Mukavkıs'a verilen mektûb: 731
Hicretin Yedinci Senesinde Olan Vâkıalar
Hayber Gazâsı 733
25) Hayber ganimetinin taksimi: 742
26) Ehl-i Fedek'in sulhu: 745
27) Câfer ibni Ebi Tâlib ve Habeşistan'a hicret 746
28) Ebû Süfyân'ın kızı Ümmü Habîbe'nin zifafı: 746
29) Safiyye binti Hayyi ibni Ahtâb'ın zifâfi: 747
30) Güneşin, Hazret-i Alî (radıyallahü anh) için geri dönüşü: 747
31) Vâdi-i Kurâ yehûdîlerinin gazâsı: 748
32) "Leyle-i ta'ris" kıssası: 748
Resûlüllah’m Gassânî Melikine Yazdığı Mektûb 751
Hicretin Sekizinci Senesinde Zuhûr Eden Vâkıalar
33) Seriyye-i Zât-is-selâsil: 755
Mûte Gazâsı 756
Mekke’nin Fethi 760
34) Beytü'l-Harâm'ın temizliği: 772
35) Mekke'nin fethinde vâki olan vâkıa 777
Resûlüllah, Mekke’de Oldukları Vakit Zuhûr Eden Vâkıalar 784
Huneyn Gazvesi 786
Tâif Gazvesi 792
Resûlüllah'ın, Ce'râne'ye nüzulü ve orada vâki olan atâ ve ihsanı: 794
36) Hicretin sekizinci yılında olan Olaylar 798
Hicretin Dokuzuncu Yılındaki Olaylar
37) İlâ kıssası 803
38) Sebi'a-ı Gâmıdiyye'nin recmi 805
Tebûk Gazâsı 806
Hâlid Bin Velîd’in (radıyallahü anh) Dûmetül Cündül’e Gidişi 811
Resûlüllah'ın o gazâda görülen bâzı mûcizeleri: 812
39) Mescid-i Dırâr: 818
40) Eshâb içinden beş kişinin özürsüz geri kaldığı: 818
41) Abdullah ibni Ebi Selûl münâfıkın ölümü: 827
42) Habeş Meliki Necâşî’nin Vefâtı: 828
43) Hazret-i Ebû Bekr ile Hazret-i Alî’nin Mekke-i mükerreme'ye
hacca gönderilişi: 829
Hicretin Onuncu Yılında Vâki Olan Olaylar
44) Hazret-i Alî’nin (radıyallahü anh) Yemen’e gidişi 833
45) Resûlüllah'a (sallâllahü aleyhi ve sellem) o yıl elçilerin gelmesi 835
46) Cerîr ibni Abdullah Becelî'nin lslâma gelişi: 835
Resûlüllah’ın Veda Haccı 837
47) Resûlüllah’ın oğlu İbrâhim (radıyallahü anh)’ın vefâtı 843
Yalancı Peygamberler
Müseyleme-i Kezzâb: 846
Secâh BBinti Hâris: 846
Abhele-i Esved İbni Kâ’ab İbni Absân: 846
Talha Tebni Huveylid İbni Esved: 847
Resûlüllah’ın Son Hastalığı 849
Resûlüllah’ın Hastalığı 853
Resûlüllah’ın Hastalığının Şiddetlenmesi 854
Resûlüllah’ın (sallâllahü aleyhi ve sellem) Mübârek Rûhunun
Kabz Olduğunu ve O Zaman Görünen Olayları Bildirir 863
Azrail Aleyhisselâm’ın İzin İstemesi: 864
Resûlüllah’ın Techîz, Tekfin ve Defni 869
Resûlüllah Ahirete Gittikten Sonra Zuhûr Eden Olaylar
ve Mübârek Kabrini Ziyâretin Fazileti 872
48) Madarr vak'ası: 873
Muâz bin Cebel (radıyallahü anh) hikâyesi: 877
* Bir A’rabî "köylü" Kıssası 878
H ve Acirc;TİME
Resûlüllah’ın Mûcizeleri 881
Resûlüllah’ın Aklî Mûcizeleri 882
Resûlüllah’ın Hissi Olan Mûcizeleri 887
Resûlüllah’ın Sıfatlarının Mûcizeleri 893
Resûlüllah’ın Haricî Mûcizeleri 898
Hilye-i Seâdet 939
Hilye-tün-Nebi (sallallâhü aleyhi ve sellem) 954
Sâlih Aleyhisselâm 956
Lût Aleyhisselâm 956
İshâk Aleyhisselâm 957
Ya'kûb ve Yûsuf Aleyhimesselâm 957
Eyyûb Aleyhisselâm 964
Şuayb Aleyhisselâm 965
Mûsa Aleyhisselâm 965
Hârûn Aleyhisselâm 967
Yûşa' Aleyhisselâm 967
İlyas ve Esyesa' Aleyhimesselâm 969
Yûnus Bin Meta Aleyhisselâm 970
Dâvûd Aleyhisselâm 970
Süleymân Aleyhisselâm 971
Zekeriyyâ Aleyhisselâm 971
Yahyâ Aleyhisselâm 972
Danyâl Aleyhisselâm 972
İsâ (Aleyhisselâm) 972